Saldırının faili Alparslan Arslan’ın ölümüne ilişkin soruşturmada Danıştay’dan takipsizlik kararı
Danıştay’a saldırı suçundan hüküm giyen Alparslan Arslan’ın cezaevinde ölümüyle ilgili savcılık tarafından yürütülen soruşturmada kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi.
Arslan’ın 16 Şubat’ta cezaevinde ölümüyle ilgili Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, cezaevi personeli “görevi kötüye kullanma” şüphesiyle suçlanırken, merhum Arslan’ın annesi Hatice ve babası İdris Arslan da müşteki olarak yer aldı. .
Soruşturma kapsamında Adli Tıp Kurumu’ndan alınan raporda Arslan’ın ölümünün asılma sonucu meydana geldiği belirtildi.
Savcılığın kararında, olay günü görevde olan 3 cezaevi gardiyanının tanık olarak ifadelerine yer verildi.
Görgü tanıkları, sayım için koğuşa gittiklerinde sesler duyunca Arslan’ın odasına koştuklarını söyledi.
Görgü tanıkları, cezaevindeki sağlık görevlisinin kalp masajı yaptığını, 112 grubunun gelip Arslan’ı ambulansa götürdüğünü söyledi.
Cezaevinin kamera kayıtlarının da incelendiği kaydedilen kararda, Alparslan Arslan’ın koğuşuna girildiği andan 112 görevlilerinin gelmesine kadar izlenen görüntülerde şüpheli ve dikkat çekici bir olaya rastlanmadığı belirtildi.
Arslan’ın ölümünün asılma sonucu meydana geldiğinin anlaşılması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği, olayda ve süreçte cezaevi personelinin kasıtlı veya kusurlu bir eylemiyle karşılaşılmadığı kaydedildi.
Ne oldu?
Danıştay 2. Dairesi, 8 Şubat 2006’da okula gidip gelirken başörtülü öğretmen olan Aytaç Kılınç’ın anaokulu müdürü olmasının sakıncalı olacağına karar verdi.
Kamuoyunda büyük tepkiye neden olan kararın ardından 17 Mayıs 2006’da Danıştay’ın Necatibey Caddesi üzerindeki eski binasına gelen Alparslan Arslan, avukat kimliği nedeniyle üstü aranmadan içeri girdi.
Yanındaki silahla Danıştay 2. Dairesi heyet odasına giden Arslan, Danıştay 2. Daire Başkanı Mustafa Biri ve üyelerinden oluşan 5 kişilik heyete ateş açtı. Ayla Gönenç, Mustafa Yücel Özbilgin, Ayfer Özdemir ve Kamuran Erbuğa.
Saldırıda üye Mustafa Yücel Özbilgin hayatını kaybederken, Mustafa Biri, Ayla Gönenç, Ayfer Özdemir ve soruşturma hakimi Ahmet Çobanoğlu yaralandı. Kaçmaya çalışan Arslan, binanın içinde yakalandı.
deneme süreci
Saldırıya ilişkin Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, fail Arslan, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya, yerine yeni bir düzen getirmeye teşebbüs etme ve fiilen uygulanmasını engellemeye teşebbüs” suçlamasıyla suçlanmıştı. Cebir ve şiddet kullanarak uygulama” ve “Danıştay 2’nci Dairesi Üyesi”. “Mustafa Yücel Özbilgin’i kasten ve yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme” hatası dışında 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Davanın kararı Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından temyiz aşamasında oybirliğiyle bozuldu.
Daire, sanıklara ait olduğu iddia edilen örgütün niteliği açısından Ergenekon davası ile İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Ergenekon davasının birleştirilmesi zorunluluğunun bulunduğunu belirtti. işlenen suçlar ve delillerin birlikte değerlendirilmesi.
Kararla Danıştay’ın saldırı davası İstanbul’daki Ergenekon davasıyla birleştirildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 5 Ağustos 2013’te karara bağlanan dava, Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından bu kez de Yargıtay’ın saldırı davasıyla arasında genel ve fiili bağlantının bulunmadığı gerekçesiyle bozuldu. Devlet ve Ergenekon davası somut delillerle ortaya konamadı.
Bozma kararına uyan mahkeme, görevsizlik kararıyla belgeyi Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
Davanın gönderildiği mahkeme, sanık Alparslan Arslan’ı, Mustafa Yücel Özbilgin’e yönelik eylemi nedeniyle “kamu görevlisini yerine getirdiği görev nedeniyle kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.
Arslan, ayrıca Daire Başkanı Mustafa Biri, üyeler Ayla Gönenç ve Ayfer Özdemir ile tabancayla yaraladığı soruşturma hakimi Ahmet Çobanoğlu’na yönelik eylemleri nedeniyle “kamu görevlisini kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan da 72 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Her iki suçtan dolayı da takdir yetkisinde indirim yapılmayan Arslan’ın, kararla tutukluluğunun devamına karar verildi.
Davayı istinaf üzerine inceleyen Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 25 Kasım 2020’de fail Arslan’ın cezasını onadı.
Koğuşunda ölü bulundu
Cezası onandıktan sonra Maltepe Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda hükümlülüğü devam eden Arslan, 16 Şubat’ta cezaevi koğuşunda ölü bulundu.
Arslan’ın naaşı, Ümraniye Ihlamurkuyu Merkez Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Çekmeköy Yukarı Baklacı Mezarlığı’nda toprağa verildi.
